Helsinki - Finlandiya, 2016
- Elatukaa
- Sep 23, 2016
- 2 min read
3. Gün: 12 Eylül Pazartesi Helsinki
Finlandiya:
Finler köken olarak Ural-Altay'ların Ural kısmındanmış. Fin dili yapısı Türk diline ve Altay dil grubuna çok benzer. Ben "mina", sen "sina" demekmiş.
Finlandiya 1155’te İsveç Krallığı’na dahil edilmiş. 1809’da Rus Çarı’na bağlı özerk, 1917’de Rus Devrimi ile bağımsız olmuş. Sovyetler Birliğinin Finlandiya’ya 1939’da düzenlediği saldırı ile II. Dünya Savaşı'na girmiş. Savaşın sonunda topraklarının %10’u ile 100,000 insan kaybetmiştir.
Ülke nüfusunun %90’ı Fin kökenli. Ülkenin kuzey bölgesinde Sami ırkından olan Laponlar, güney kısmında ise İsveç kökenliler yaşamakta. Ülkenin resmi dili Fince ve İsveççe. Finlandiya'da Norveç'teki gibi bir çok göl ve ada bulunmaktadır. Çoğunluk protestandır, çok az Yunan Ortodoksu varmış. Eğitim ve öğretimin parasızmış ve 20 üniversite varmış. okuma yazma oranı % 100’e yakınmış.
Tallinn'den Helsinki'ye ulasım:
Sabah 07:30’da Tallink firması ile Tallinn’den Helsinki’ye cruise gemisi ile yola çıkıyoruz. 09:30’da Helsinki’ye varıyoruz. 10 dakikalık bir tramvay yolculuğuyla (9 veya 6T ile) gezeceğimiz yerlere geliyoruz. Tramvay bilet fiyatları:
Single: makineden 2,50, şoförden 3,20 Euro,
İki saatlik: 4,30 Euro
1 günlük 8 Euro.
Biz günlük bilet aldık. Tram 2 (3T) ile yaklaşık bir saat şehir turu yaptık.

Görülen yerler:
Yürüyüş için aşağıdaki gibi bir planlama yapmıştım ama 24 saatlik tramvay bileti aldığımız için in bin çok fazla yaptık dolayısıyla bu sırayı izlemedik.
İlk olarak limandan çıkınca bilet sırasına girdik ve makineden biletimizi aldık. Makinede bozuk para geçmiyor, biz kredi kartı kullandık. Bir Fin vatandaşı ablama bebek arabasını taşıdığı için bilet almamızın gerek olmadığını söyledi, biz de ona bilet almadık. Bizde böyle bir uygulama olsa oyuncak bebeğini kapan tramvaya bedava binerdi diye düşündük. Burada da torunuyla gezen anneanneler babaanneler gördük. Bir de tekerlekli sandalyeli kişilerin çok fazla engelle karşılaşmadan rahat bir şekilde dışarıda gezebildiklerini gördük.
9 veya 6T nolu tramvayla tren garında yani Rautatienori'de indik ve 2 ve 3 nolu tramvaylarla panoramik gezimize başladık. Burada durak durak gördüğümüz yerleri anlatan aşağıdaki doküman işimize çok yaradı.

Tekrar merkez istastona döndükten sonra bu tarihi istasyon binasının içine girdik ve Mc Donalds'ta yemek yedik.
Daha sonra aşağıdaki yerleri gördük:
Kamppi Chapel (Chapel of Silence): Lutherian (protestan) kilisesi olan bu yer Helsinki gürültüsünden uzaklaşmak, sakinleşmek ve düşünmek amacıyla 2012'de modern mimari ile yapılmış.

Temppeliaukio Church (Rock Church): 1930'larda planı çizilen ve direk bir kayanın içine inşa edilen bu protestan kilisesi 1960'ta açılmış. Gerçekten güzel bir modern kilise mimarisi örneği.

Kiasma: Burası bir çağdaş sanatlar müzesi. Tramvayla gezerken dışarıdan gördük ve içine girmedik.
Aşağıdaki 4 yer birbirine çok yakın:
Esplanadi Parkı
Senate Square: Helsinki Cathedral'i ve katedralin önünde onu yaptırtan Rus Çarı II. Alexander'in heykeli, Hükümet Sarayı, Helsinki Üniversitesi, Fin Ulusal Kütüphanesi ve Parlemento burada yer alıyor.

Kauppatori: Senato Meydanı'nın deniz tarafında bu pazar kuruluyor. Biz magneti buradan 2,5 Euro'ya aldık. 10 Euro'ya da somon, karides ve çeşiti balıklardan oluşan bir yemek yedik.
Bu pazarda bakıldığında yukarıda ihtişamıyla da Uspenski Cathedral (içi Pazartesi günü kapalı) görülüyor.

Helsinki'den Tallinn'e dönüs:
19:30’daki gemiyle dönerek 21:30’da Tallinn’de oluyoruz. Gemiye en geç 19:00’da binmek zorundayız. Tallinn'den yine taksiye binerek otelimize gidiyoruz. Ertesi gün Riga'ya geri dönüyoruz. Gezi yazım Riga ile devam ediyor...
Comentarios